Travmanın Evliliğe Etkisi: Bir İnceleme
Evlilikler, içinde bulunmayanlar veya evlilikten dolayısıyla sıkıntı çekenler tarafından genellikle kısıtlama, kızgınlık ve anlayışsızlık merkezi olarak görülür. Diğerleri ise evliliği kutsal bir kase, gençlik çeşmesi veya en güzel dilimlenmiş ekmek olarak düşünürler. Ancak, neden bazı evlilikler bu kadar kötü ve travmatik olabilir? Ortak noktalar nelerdir?
Aşırı genelleme olmasına rağmen, travma genellikle majör suçlu olarak kabul edilir. Travma, bir kişinin içinde en gizli yerlerinde saklanır, derinlere gömülüdür ve kalıcıdır. Eğer evliyseniz, hayatınızı ve evliliğinizi düşünmeye davet ediyorum. Hangi deneyimlerin evliliğinizi etkilediğini düşündüğünüzü düşünün. Kötü cevaplar geliyorsa, muhtemelen travmanın etkilerini hissediyorsunuz demektir.
Bu yazıda, çocukluk döneminde cinsel kötüye kullanıma maruz kalmış kadınlar örneğini kullanarak, travmanın evliliği nasıl etkilediğini anlamaya çalışacağız. Elliott ve Briere’nin çalışmalarına göre, çocukluğunda cinsel tacize maruz kalmış kadınlar sadece post-travmatik stres bozukluğu belirtileri göstermekle kalmaz, aynı zamanda evlilikleri üzerinde de negatif etkiler yaratır.
Cinsel Tacizin Etkileri Evlilikte Ne Zaman Ortaya Çıkar?
Çocukluk travmalarının yetişkin ilişkilerine etkisi zaman içinde ortaya çıkar. Çalışmalara göre, çocukluğunda cinsel tacize maruz kalan kadınlar, cinsel tacize maruz kalmamış olanlara göre daha fazla boşanma eğiliminde olabilirler. Bu, cinsel tacizin ilişkiler üzerinde uzun vadeli zararlar yaratabileceğini gösterir.
Travmanın Etkileriyle Başa Çıkma: Terapinin Rolü
Çiftlerin birbirlerine destek olmasının ve birlikte travmayı atlatmanın olumlu sonuçları olabilir. Ancak, bireysel terapinin de önemi büyüktür. Benim önerim, çiftlerin birlikte terapiye gitmeleri kadar, her bireyin ayrıca bireysel terapi almalarıdır. Bu, travma konusunda uzmanlaşmış terapistlerle çalışmanın önemini vurgular.
Danışma Sırasında Ne Beklenir?
Danışmanlık sürecim genellikle çiftlerin genel sorunlarını dinlemekle başlar. Ardından, bir terapi planı oluşturulur ve sürecin ne kadar süreceği konusunda bir tahmin verilir. Riskler, zorluklar ve önemli olanın birlikte çalışmak olduğu konular tartışılır. Çiftlere karar vermeleri için zaman tanınır, ve program gerektiğinde ayarlanabilir.
Kimse aynı tedaviyi almak zorunda değildir. Her çiftin ihtiyaçları farklıdır, bu nedenle bazıları çift terapisi yanında bireysel terapi de alabilir. İyi bir uyum sağlamak için terapistleri seçerken dikkatli olunmalı ve uzmanlık alanlarına odaklanan bir terapist seçmek önemlidir.